Yoğun tarım uygulamaları toprak erozyonuna, arazi dönüşümüne, ekosistemlerin sürdürülemez bir şekilde aşırı kullanımına, biyolojik çeşitliliğin tehdit edilmesine ve yapısal eşitsizliklerin artmasına neden olmaktadır. Bunlar 12 trilyon ABD dolarına varan gizli sosyal, ekonomik ve çevresel maliyetleri temsil etmektedir(UNDP 2024). Dolayısıyla gıda sistemlerinin dönüştürülmesi ekosistemleri geliştirme, yoksulluk ve eşitsizlikleri giderme, gıda güvensizliğini azaltma ve iklim değişikliğini ele alma potansiyeline sahiptir.
Kunming-Montreal Küresel Biyoçeşitlilik Çerçevesinin (GBF) 10. Hedefi, sürdürülebilir kullanım, biyoçeşitlilik dostu uygulamaların hayata geçirilmesi, biyoçeşitliliğin ve ekosistemlerin korunması ve restorasyonu yoluyla tarım, su ürünleri yetiştiriciliği, balıkçılık ve ormancılıkta biyoçeşitliliğin ve sürdürülebilirliğin artırılmasını amaçlamaktadır.
Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP), doğayı kalkınmanın merkezine yerleştirmeye kararlıdır ve Doğa Taahhüdü aracılığıyla 140'tan fazla ülkeye, yönetimin iyileştirilmesinden zararlı sübvansiyonların yeniden kullanımına kadar destek sağlamaktadır. UNDP, Küresel Çevre Fonu (GEF) ve diğerleri gibi ortaklarıyla birlikte, ülkelerin biyolojik çeşitliliği korurken daha sürdürülebilir tarım uygulamalarına geçişini desteklemektedir. Gıda ve Tarımsal Emtia Sistemleri (FACS), Yeşil Emtia Programı ve UNDP-FAO Arazi Kullanımı ve Tarımda İklim Hırsını Artırma ( SCALA) programları gibi küresel girişimler, daha dirençli, adil, kapsayıcı ve sürdürülebilir gıda sistemlerine ulaşmak için entegre ve çok paydaşlı bir yaklaşımla ülkeleri desteklemektedir.
Hem tarım hem de biyoçeşitlilik için işe yarayan Çözümler hakkında bilgi edinmek için PANORAMA "Tarım ve Biyoçeşitlilik" Topluluğunu ziyaret edin ve bu Topluluğa bir Çözümle katkıda bulunarak deneyimlerinizi ve derslerinizi paylaşın!
Bu Topluluk şu anda UNDP tarafından koordine edilmektedir. Geçmiş koordinatörler arasında GIZ, RARE ve IFOAM Organics International bulunmaktadır.
Koordinatörler
