
Guatemala Şehri Metropoliten Yeşil Kuşağı: Biyoçeşitlilik ve kentsel dayanıklılık için yeşil ve mavi bir doğa koruma ağı

FUNDAECO'nun "Metropolitan Greenbelt" Girişimi, tüm şehir sakinleri için güvenli kamusal rekreasyon alanları sağlamak amacıyla Guatemala şehri içindeki ormanlık vadilerde bir doğa rezervleri ağı kurmaya çalışmıştır. Bu kentsel yeşil altyapı aynı zamanda mikro su havzalarını koruyarak, su tablasını yeniden doldurarak, toprak kaymalarına karşı kırılganlığı azaltarak, kentsel biyoçeşitliliği koruyarak ve ısı adası etkisine karşı koyarak kentin iklim değişikliğine karşı direncini artırmaktadır.
1995 yılında FUNDAECO, Şehir içindeki bir vadide ilk Ekolojik Büyükşehir Parkını ("Parque Cayalá") oluşturdu. Şehri boydan boya geçen etkileyici kanyonlar geleneksel olarak çöplük, suçlular için tehlikeli sığınaklar ve yasadışı ve son derece savunmasız gecekondu mahalleleri olarak görülüyordu.
O zamandan bu yana, birçok vadi vatandaşlar için kamusal yeşil alanlara dönüştürülmüştür. Belediyeler tarafından imar planları yürürlüğe konuldu, yeni parklar oluşturuldu ve şu anda korunan alanlardan oluşan yeşil bir ağ geliştiriliyor.
Etkiler
Arazi yönetimi için iki belediye planı, korunan alan master planları ve dokuz ekolojik park ve doğa rezervinin oluşturulması, restorasyonu ve korunması yoluyla proje, metropoliten bölgenin beş 'Yaşam Bölgesinde' yaklaşık 16.500 hektar ormanın korunmasına doğrudan katkıda bulunmuştur. Bu parklar halka rekreasyon ve çevre eğitimi için alanlar sağlamaktadır. Son 25 yılda 400.000'den fazla kişi rehberli ekolojik turlar, konuşmalar ve çevre fuarları aracılığıyla duyarlı hale getirildi.
Türler ve korunan ekosistemler arasında şunlar bulunmaktadır: çam ormanları, karışık geniş yapraklı ormanlar ve meşe ormanları, IUCN verilerine göre 13'ü tehdit altında olan 16 Quercus türü; 23'ü CITES Ek II'de yer alan 46 orkide türü; Tillandsia cinsinin 23 türü; 32'si son derece hassas ve acil özel ilgiye muhtaç olarak tanımlanan 399 kuş türü"; 60 sürüngen türü (üçü hassas durumda); 26 amfibi türü (üçü kritik derecede tehdit altında ve altısı endemik); ve son olarak (daha fazla çalışma gerekli olsa da) bölgede 138 kadar memeli türünü koruduğumuz tahmin edilmektedir.